Sütteki sinekleri bilirim.
Beyazı lekelediklerini bilirim.
Biliyorum, biliyorum.
Bir adamı kıyafetlerinden bilirim.
Ben bile o kadarını bilirim.
Havanın iyisini kötüsünü bilirim.
Bunu bilirim.
Elmanın ağaçtan geldiğini bilirim.
O kadarını bilirim.
Kimin çalıştığını, kimin aylaklık ettiğini bilirim.
Hepsini bilirim, kendim hariç hepsini.
Herşeyi bilirim.
Hastalıktan pembeleşen yanakları bilirim.
Herşeyi yakıp yok eden ölümü bilirim.
Herşeyi bilirim.
Kendimden başka herşeyi.
Beyazı lekelediklerini bilirim.
Biliyorum, biliyorum.
Bir adamı kıyafetlerinden bilirim.
Ben bile o kadarını bilirim.
Havanın iyisini kötüsünü bilirim.
Bunu bilirim.
Elmanın ağaçtan geldiğini bilirim.
O kadarını bilirim.
Kimin çalıştığını, kimin aylaklık ettiğini bilirim.
Hepsini bilirim, kendim hariç hepsini.
Herşeyi bilirim.
Hastalıktan pembeleşen yanakları bilirim.
Herşeyi yakıp yok eden ölümü bilirim.
Herşeyi bilirim.
Kendimden başka herşeyi.
Genç lise öğrencisi Yuichi Sumida'nın yaşamdan tek dileği; sıradan ve normal bir adam olmaktır. Büyük hayalleri olmayan ve etliye sütlüye karışmadan sade bir yaşam dileyen Yuichi; ailesine ait olan tekne kiralama dükkânında, umursamaz annesi ile birlikte sakin bir yaşam sürmektedir.
Sınıf arkadaşı Keiko Chazawa'nın hayattan tek beklentisi ise; kendisini seven bir adamla mutlu bir yaşam sürebilmektir. Keiko; Yuichi ile tanışarak mutluluğu yakalasa da Yuichi için bu durum baş ağrısından başka bir şey değildir.
Yuichi'nin babası ise eve sadece para koparabilmek için sarhoşken gelmekte, her gelişinde; fiziksel ve sözlü olarak oğluna şiddet uygulamaktadır. Annesi ise durumu daha da kötüleştirerek zaten sıkıntıları ile boğuşan Yuichi'yi beş parasız ve yapayalnız bırakarak sevgilisi ile buluşmaktadır. Sarhoş babasının eve geldiği bir gece yaşanan bir hadise ise sade bir hayat dileyen Yuichi'nin tüm yaşamını ve geleceğini sonsuza değin değiştirecektir...
-Alıntıdır-
Yuichi'nin babası ise eve sadece para koparabilmek için sarhoşken gelmekte, her gelişinde; fiziksel ve sözlü olarak oğluna şiddet uygulamaktadır. Annesi ise durumu daha da kötüleştirerek zaten sıkıntıları ile boğuşan Yuichi'yi beş parasız ve yapayalnız bırakarak sevgilisi ile buluşmaktadır. Sarhoş babasının eve geldiği bir gece yaşanan bir hadise ise sade bir hayat dileyen Yuichi'nin tüm yaşamını ve geleceğini sonsuza değin değiştirecektir...
-Alıntıdır-
Filmin Yönetmeni Sion Sono hakkında;
Konu: En az dört insan öldürdüğü bilinen, evcil hayvan dükkanı işleten Sekine Gen ve Hiroko Kazama isimli bir çiftin gerçek hayat hikayesinden esinlenilerek beyaz perdeye uyarlanan, 1-11 Eylül 2010 tarihleri arasında düzenlenen 67. Venedik Film Festivali'nde prömiyerini yaptıktan sonra bir çok uluslararası film festivalinin gösterim listesine giren ve Austin, Texas'da düzenlenen Fantastik Festivali'ndeki fantastik filmler bölümünde En İyi Senaryo ödülü kazanan Tsumetai nettaigyo (Soğuk Balık, 2010) isimli film dışında Jisatsu sâkuru (İntihar Kulübü, 2001) - Noriko no shokutaku (Noriko'nun Yemek Masası, 2005) - Kimyô Na Sâkasu (Tuhaf Sirk) filmleri ile de hatırlayacağımız gerilim filmlerinin ustası Sion Sono; 2009 Berlin Film Festivali'nde Ai no mukidashi (Love Exposure,2008) isimli filmi ile FIPRESCI ve Caligari ödüllerini de kazanmıştır.
Filmle ilgili bir ayrıntı ise; Sion Sono'nun, kendi yazdığı ve önceden bitirdiği film senaryosunu; 11 Mart 2011'de Japonya'da meydana gelen büyük depremden sonra tekrar değiştirmeye karar vermiş olması ve meydana gelen bu felaketi senaryoya ekleyerek yeniden bir senaryo yazması.
Konu: En az dört insan öldürdüğü bilinen, evcil hayvan dükkanı işleten Sekine Gen ve Hiroko Kazama isimli bir çiftin gerçek hayat hikayesinden esinlenilerek beyaz perdeye uyarlanan, 1-11 Eylül 2010 tarihleri arasında düzenlenen 67. Venedik Film Festivali'nde prömiyerini yaptıktan sonra bir çok uluslararası film festivalinin gösterim listesine giren ve Austin, Texas'da düzenlenen Fantastik Festivali'ndeki fantastik filmler bölümünde En İyi Senaryo ödülü kazanan Tsumetai nettaigyo (Soğuk Balık, 2010) isimli film dışında Jisatsu sâkuru (İntihar Kulübü, 2001) - Noriko no shokutaku (Noriko'nun Yemek Masası, 2005) - Kimyô Na Sâkasu (Tuhaf Sirk) filmleri ile de hatırlayacağımız gerilim filmlerinin ustası Sion Sono; 2009 Berlin Film Festivali'nde Ai no mukidashi (Love Exposure,2008) isimli filmi ile FIPRESCI ve Caligari ödüllerini de kazanmıştır.
Filmle ilgili bir ayrıntı ise; Sion Sono'nun, kendi yazdığı ve önceden bitirdiği film senaryosunu; 11 Mart 2011'de Japonya'da meydana gelen büyük depremden sonra tekrar değiştirmeye karar vermiş olması ve meydana gelen bu felaketi senaryoya ekleyerek yeniden bir senaryo yazması.
*****
Sion sono hakkındaki yazı bile filmi izlemek için sebep...Hayatını köstebekler gibi sakin şekilde yaşamak istemişti Sumida...ta ki içinde kopan fırtınalar bi gün patlak verene kadar.
Fumi Nikaido -Keiko Chazawa - 14 yaşında bir kızın tek isteği sadece sevilmekti.Sıcak bi yuva özlemiydi belkide...Kızın çabası takdire şayendi.Saplatı derecesinde seviyo belki ama yaşadıklarına rağmen hala ayakta kalmaya çalışanlardan...
İçinde ne aksiyon var ne romantizim ne de komedi var.Hayatın acı gerçekleri ile başbaşa bırakıyo bizi yönetmen.Ve her acının ardından yeniden ayağa kalkmamız ,yaşama daha bi sıkı sıkı tutunmamız gerektiğini...Film bir çok festivalde gösterime girmiş ve hem film hemde başrol genç oyuncular ödüle layık görülmüş.
1992 doğumlu genç yetenek Shota Sometani-Sumida- J drama izleyenlerin bile çok fazla tanıdığını düşünmüyorum. Aslında çok film ve dizide oynamış ama tr. çevrilen yapımı çok fazla olmadığı için tanınmıyo pek.Çoğu oynadığı film hep festivallerde gösterime girmiş.
Ben Şeytanın Dersi adlı filmde ilk izledim.Film izlerken bu yakışıklı gerçekten japon mu diye düşünmedim değil hani.:) orda da burdaki kızla oynuyolardı.Orda çok fazla oyuculuğunu görememiştim.Sonra xxxHOLİC dizisinde tekrar karşıma çıktı.(Ummei ummei :)) Sonrası malum ,kendimi bu filmi izlerken buldum^^Bu filmde oyunculuğunu konuşturmuş resmen.Çok doğal dı oyunculuğu ,Sumida'yı resmen yaşamıştı.Bide kawaii görünüşün arkasında ki o erkeksi seside extra cazibe katmış(*_*)Filmden sıkılsanız bile sumida için izlenir be:))
Güzel filmdir kendileri. Sion Sono, severun reis...
YanıtlaSilSon sahnede sumida diye bağırdıklarında bayağı bir etki bıraktı bende güzel filmdi herkese tavsiye ederim
YanıtlaSil