Master "G.Kore Filmi"

21 Aralık 2016

3 Adam , 3 Usta 

Entelektüel suç soruşturma ekibinin lideri Kim Jae-Myung (Gang Dong-Won),One Network şirketi milleti  dolandırdığı için ,pisliğini pazara çıkartmaya kararlıdır.

Zeki, karizmatik, agresif ve cesur bir şekilde entelektüel suç araştırma ekibini yönetiyor.(Yani herkes az buçuk funny takılırken bu da cool olma çabaları falan😎😂 )Bence Woo Bin o rolde olsaydı bak daha iyi olurdu.😏😄

One Network Başkanı Jin(Lee Byung-Hun) ,kötü falan ama filmin sonunda iyi güldürdün beni😂

One Network'un arkasındaki beyin Park Jang-Goon (Kim Woo-Bin), One Network Şube Şefi'dir.İşle alakalı pek maharetini göremedik ama o beynini kendi paçası için bence iyi kullandı 😏  Afişe aldanmayın hepsi cool çıkma derdindeymiş meğer😂

Sadece oyuncular için bile izlenebilir  bence😋,çok öyle temposu yüksek değil kötü de değil.Günü kurtarır :)) 

Filmi bloğunda görünce izlemeye karar verdiğim tawannanna nın dediği gibi;Çok muhteşem, insanı soluksuz bırakan bir yapım olmasa bile izleyenin güzel zaman geçirmesini sağlıyor, her şey yerli yerinde. Göz atmakta fayda var. 😉

Demolition -Yeniden Başla

Amerikan drama filmi / 2015 

IMDb : 7/10

Yönetmen

Jean-Marc Vallée

Oyuncular

Jake Gyllenhaal

  Naomi Watts

  Chris Cooper 

 Judah Lewis

Davis,kayınpederi tarafından işletilen firmada çok başarılı bir yatırım bankacısıdır.Trafik kazasında eşini(Julia) kaybeder.Kaza esnasında  aynı arabada olan kendisi hafif yaralarla atlatır..Vücudu arabadan sağ çıksa da ruhunun aldığı darbelerden sağ kurtulabilecek midir?  

Hastanedeyken,yiyecek otomatı arıza yapınca ,seçtiği ürün çıkmaz makineden.Firmaya şikayet mektubu yazmaya başlar.Mektup(lar) giderek kişisel itiraflara dönüşür. Bu sayede müşteri hizmetlerinde çalışan Karen ile yakınlaşmaya başlarlar.

Kazadan sonra Davis,karısını sevmediğini düşünür.Çünkü,üzgün  değildir acı hissetmiyordur.Öyle söyler trendeki adama..Normal insanların verdiği tepkiyi vermek yerine farklı tavırlar içine girer.Eşyaları yıkıp dökmeye başlar.Daha önceki monoton hayatında fark edemediği şeyleri fark etmeye başlar.Sorgulamaya başlar geçmiş hayatını...en iyisi izleyin.:)  

Ben çaktırmadan Jake 'in bütün filmlerini izlicem sanırım.😄😄 Bu filmi seveni olduğu kadar sevmeyeni de varmış.Ben sevenler kısmındayım.❤ 

Evi yıkarken dozer falan orasında abarttığını düşünüyorum😏 Artık ebayın reklamını mı yapıyordu bilemicem:))

October Sky filminde ki Chris Cooper'ı burada bu sefer kayınpeder rolünde görüyoruz.

Bu arada Sibelynka bence de sakallı daha iyiymiş,bu filmde daha iyi anladım.😄

Kimine saçma gelmiş,kimi farklı anlamlar yüklemiş.Bazıları da sadece Jake için izlemiş😎

Ama her türlü izlenir bence 😏

October Sky -Ekim Düşü "Nostalji Kuşağı 2 "

1999 Amerikan yapımı biyografik film

IMDb :7,8 

Yönetmen

Joe Johnston

Başrol Oyuncular

Jake Gyllenhaal 

Chris Cooper 

Chris Owen 

Laura Dern

Ödüller: 

Film Eleştirmenleri En İyi Aile Filmi Ödülü

Ne izlesem diye dolanırken bi baktım Jake 😃 Yeni filmini izlemişim ,hazır gaza gelmişken , bakalım gençken nasılmış dedim başladım izlemeye.2000 öncesi filmleri nostalji kategorisine koyuyorum bu arada.^^ 

Bu uşak gençken cidden güzelmiş,sanki çabuk yaşlanmış gibi geldi.Hoş hala karizma bence 😎ama burada birden böyle o çocuksu ,daha yüzü ak pak görünce ,belki sakallı hallerinden sebep bana da öyle  gelmiş olabilir.  

"Coalwood adlı kasabada yaşayan Homer Hickam adlı gencin ilerde baba mesleği olan madenciliği yapmaktan başka seçeneği yok gibidir. Fakat 1957 Ekim'inde Sputnik adlı uydunun uzaya fırlatılmasıyla Homer roketlere ve bunların nasıl yapıldığına büyük ilgi duyar. Üç arkadaşı ile deneme yanılma yoluyla bazı denemeler yapmaya karar verir.

Kasabada başta babası olmak üzere herkes bunun bir saçmalık olduğunu düşünmektedir. Sadece bir lise öğretmeni onların çabalarını ve emeklerine saygı gösterir ve Ulusal Bilim Yarışmasında büyük ödülü alabileceklerine onları inandırır."

sinemalar.com

Yaşanmış bir hikaye olması zaten filmi daha cezbedici hale getiriyor.Bence her evladın geçtiği yoldur.Ailenin  evlatları için hep  hayalleri vardır.Kiminin annesi ya da babası isterler ki kendi izinden gitsinler ya da  seçtikleri mesleği okusunlar. O zamanın tarihinden uzaya roket fırlatmak istiyorum diyen bir çocuğu ne kadar ciddi alırsınız.(Hoş şimdi de işler çok değişmiş değil  ) Aslında izleyince anlıyoruz ki gayet kafa isteyen birşey.Özellikle matematikle aranız bayağı iyi olması lazım.Homer normalde zeki olsa da  matematikle arası pek de iyi  değildir.Ama isteyince oluyormuş efendim diyoruz sonunda:))

Asla vazgeçmeyen Homer'ın öyküsünü soluksuz izledim.👍 

"Homer Hadley Hickam, Jr. (d. 19 Şubat 1943) Amerikalı yazar, Vietnam gazisi ve eski bir NASA mühendisidir. New York Times Best Seller dizisinde 1 no. olan otobiyografik romanı Rocket Boys: A Memoir birçok Amerikan ve uluslararası okul programlarında incelendiği gibi 1999 yapımı Ekim Düşü filmine de uyarlandı. Hickam, "Josh Thurlow" tarihi kurgu roman serisi dahil olmak üzere çok sayıda en çok satan anı ve roman yazmıştır. Kitapları çeşitli dillere tercüme edilmiştir."

wikipedia

Brothers *Hayata Geri Dönmek*

Brothers(Kardeşler) ,2009 yapımı dram ağırlıklı bu filmi sibelynka bloğunda keşfettim.(Güzel film önerileri var,film sitelerinde heba olmayın direk onun sayfasına bakın derim😊) 

Tobey Maguire-Sam Cahill

Jake Gyllenhaal-Tommy Cahill

Natalie Portman-Grace Cahill
105 dakika

Imdp Puanı:7,1

Asker olan Sam Cahill lise aşkı ile evli ve iki kız babasıdır.Tommy Cahill ise bi baltaya sap olamamış evin serseri oğlu diyebiliriz.Hapisten yeni tahliye olmuştur. Tommy ile pek geçinemeyen babaları  da emekli askerdir.

Göreve çağrılan Sam ,Afkanistana gider.Görev sırasında bulunduğu helikopter düşer ve ölüm haberi gelir.Eşi Grace bu durumu pek de kolay atlatamaz bu süreçte kızların amcaları Tommy destek olur.Kızlarla güzel bir bağ kuran amca Tommy ,Grace ile de ufak bir yakınlaşmaları olur.

Geçen aylardan sonra Sam sağ olarak çıkagelir.Yaşadıklarını atlatamayan Sam,ağır bir travmadan geçmektedir.

Film ,belki kimilerine durağan gelebilir fakat duygusal olarak yaşanılan tüm o iniş çıkışlar ekrana güzel yansıtılmış.

Bu filmin konusu bana yarım bıraktığım bir kitabı anımsattı.(kitap çok hoşuma gitmeyince bırakmıştım,meğer serinin ikinci kitabıymış😁)kitap daha  romantizm ağırlıklı gibi gelmişti okuduğum kısımlarda....orada da öldü bilinen asker geri geliyordu.Tabi orada kardeş değil arkadaş vardı.Kitabın ismi; Hüküm (Corınne Mıchaels)

Filmin sonu yoktu bence,giriş ,gelişme var ama sonunda Sam yaşadığı travmayı atlatabilecek mi? Tekrar  eski günlerde ki gibi mutlu aile ortamını görecek miyiz bilmiyoruz? 

Birde aklıma takılan diğer bir konu Sam ve Tommy'nin buz pateni yapılan yerde ki diyalogları.Sam paranoyaklaştığı için  ikide bir zaten yattınız mı diyip duruyor.Takıldığım bu değil,Sam Tommy'e Grace ile iki genç aşık gibi göründüğünü söylüyor. Tommy ise susuyor. Susmak bazı şeyleri kabul etmektir.😏  Ama tabi romantizm falan beklemeyin.Gözümüz hep Jake'in üstünde olunca ,her sahneden nem kapmış olabiliyoruz.😁 

Natalie'nin yaşadığı acı ve atmosferin etkisinde kalarak o hareketi yaptığını düşünüyorum.Kocası geri döndüğü zaman bir ikilemle karşılaşmıyoruz.Sam'in yaşadığı travma,ailesine hiç bir şey anlatmaması ,davranışlarında ki bozukluklar falan özellikle çocuklar üzerinde olumsuz bir etki bırakıyor.

Filmin özetini geçmiş gibi oluyor konuyu anlatınca ama izlemek farklı bir tat veriyor.👍"Tobey Maguire, bu filmde ki performansı nedeniyle Altın Küre adayı olmuş."

???

Udon no Kuni no Kiniro Kemari -Poco's Udon World

Dikkat! Fazla miktarda şeker içerir.😇🍭🍭🍭


Souta Tawara , udon(erişte) restoranın sahibinin oğludur.Tokyo'da web tasarımcısı olarak çalışmaktadır.İş yerinden izin alıp memleketini  ziyarete gidince evlerinde küçük bir çocuğa rastlar.Çocuğun sırrını öğrendikten sonra ,ufaklığa sahip çıkmaya başlar.Her gün biraz daha bağlanır ve kendi geçmişine de yolculuk yapmaya başlar.

 Bu animeyi  tawannanna nın bloğunda keşfettim.Kendisi de çok güzel anlatmış.Ne yazsam bilemedim,o da hiç spoiler vermeden yazmış.Dizinin açılışında  bi şaşkınlık geçirmiş olabilirim.Güzel bi sürpriz oldu.😄  Öyle sıkı anime izleyicisi değilim.Arada estimi bakarım.Buna da güzel yorumunu okuyunca tawannanın bi bakayım dedim.İnsanı rahatlatan gevşeten,güldüren,hüzünlendiren fazlasıyla tatlı bir anime.

Ekranın içine girip Poco-chanı bi güzel sevmek,mıncırmak istiyor insan😂İzlediğim sayılı animelerden en tatlı,en şeker ,en sevimli karakter diyebilirim.Tipiyle,sesiyle  bir çizgi anime ne kadar tatlı olabilir ki,kanlı canlı bile değil demeyin cidden çok tatlı💕💕😍😍

12 bölümlük sımsıcak aile boyu bir anime👍👍 En sonunda gözlerimiz biraz dolmuş olabilir.😢😢

Bu şeker,tatlı mı tatlı sımsıcak anime ,kafa dağıtmak için birebir diyebilirim.Belki de sizde Sauto gibi geçmişe gidersiniz izlerken,kim bilir... 

💗💗

12 Kızgın Adam "Nostalji Kuşağı 1"

12 ANGRY MEN  / 1957 / USA

Yeni bir köşe ile karşınızdayım.💫İzlediğim nostalji "unutulmaz" filmleri izleyip sizlerle paylaşmaya karar verdim.Bu da ilk filmim,belki çoğu kişi izlemiş olabilir ,özellikle film en iyiler kategorisindeyse,benim gibi izlemeyenler de olabilir onlara fikir olsun😉

Ya öldürmediyse? 

18 yaşında ki Latin Amerikalı genç bir çocuk babasını öldürdüğü gerekçesiyle cinayetle suçlanır. Olayın tanıkları  yaşlı bir komşu  ve sokağın karşısında oturan bir kadın.Cinayet silahı ise çocuğun kaybettiğini söylediği bıçak babasına saplanmıştır.Sinemada olduğunu söyleyen sanık,olay sonrası hemen mutfakta yapılan sorgu sırasında,gittiği filmi hatırlamamaktadır.Bulunan deliller çocuğun suçlu olduğunu gösterse de 12 jüri üyesinden sadece Davis  çocuğun suçlu olduğuna ikna olmamıştır ve suçsuz olarak oyunu kullanır.Eğer suçlanırsa cezası idamdır.

Davis diğer jüri üyelerini ikna etmeye çalışması esnasında her jüri üyesinin 'suçlu' kararı vermesinin arkasında ise, aralarında yabancı düşmanlığı, kanuna aşırı güven, çoğunluğa uyma, geçmişle hesaplaşma gibi farklı kişisel sebepler olduğu ortaya çıkar.

Filmin 3 dakikası haricinde ,tamamı jüri odasında geçmektedir.Bizde izlerken jüri üyeleri gibi olayı sorguluyoruz acaba gerçekten suçlu mu? 

Unutulmaz filmler arasında olan bu film cidden en iyilerden biri olmayı hak ediyor.Tek odada geçen film,ama her diyalog ile bizde kendi içimizde bir hesaplaşma yaşıyoruz.Olay hakkında hiç bir şey bilmiyoruz ,yavaş yavaş öğreniyoruz.Üyelerden olaya farklı açıdan yaklaşımlar geliyor.Herkes hemen suçlu kanısına varmışken ,olayın derinine inince akıllarında soru işaretleri oluşmaya başlıyor.Film sonlarına doğru gelen yağmur sesi biraz canınızı sıkabilir.Ama yani cidden o odadaymış gibi hissettim yani sağolsunlar😂

 Kesinlikle tavsiye ediyorum.👍Ben siyah beyaz film  izlemem demeyin ,ön yargılı olmayın.Daha önce de TV de denk gelip ,şu an sadece kare kare hatırladığım maalesef ismini hatırlayamadığım ama izlemekten zevk aldığım nostalji siyah beyaz filmler hatırlıyorum.Yaşımın küçük olduğu zamanlar ,ki şimdi ki nesil izlemez.

Oyuncuların hepsi cidden oyuncu mu😲Hepsi de mi iyi oynar.👍👍

10 numara 5 yıldız 🌟🌟🌟🌟🌟 

Haftada bir izleyebilir miyim bilmiyorum ama,düzenli olarak izleyip bu köşeyi canlı tutmak istiyorum.Bir başka Nostalji Kuşağı Filminde görüşmek üzere 😉

Hoşça kalın ✌ Ön yargısız bir hayata 💞

Filmi buradan izleyebilirsiniz.

Poldark 1. Sezon

2015-devam ediyor

İngiltere

18. yüzılın kahramanı  Ross Poldark savaş sonrası evine döner.Geride bıraktığı nişanlısı artık bir başkası ile evlenmek üzeredir.Babası ölmüştür ve ailesinin serveti tamamen yok olmuştur.Geriye kalan tek şey soyadıdır.Hayatını sıfırdan kurmaya başlayan Ross Poldark ,inandığı doğrulardan vazgeçmeden kaybettiklerini geri kazanmaya kararlıdır.

Winston Graham'ın Poldark adlı romanından uyarlamadır.

TLC'de denk gelip ,sonra araştırıp 1. sezonu en kısa zaman diliminde izlediğim ve  çok beğendiğim dizidir kendileri😍Tabi sonra farkettimki ben TLC de çok pis spo yemişim😁(meğer 2.sezonun bölümüymüş)
 Bazı şeylerin sonunu bilerekten izledim ,o yüzden sürpriz olmadı ama tahmin edilmesi zor bir dizi olmamasına rağmen nedense kendimi izlemekten alıkoyamıyorum.

Henüz 2.sezona başlayamadım.Zaten Tv de gördüğüm kadarı ile sezon finalinde ki olayın sonucundan haberim var.Ama tabi bu ara netim pek sağlıklı değildi hem benim işim vardı o yüzden bakamadım henüz.Netim sorun çıkarmazsa en kısa sürede 2. sezonu da izleyeceğim.Acaba kitabını okusam diye düşünmüyor değilim hani😏

18. yüzyılda geçen kitapları okumayı severim.Bu dizinin o dönemde geçmesi ilk cazip gelen özelliklerinden biriydi.Sonra yeşili mi,mavisi mi hoşuma gitmeye başladı anlamadım.😂  Öyle sürekli yüksek temposu olmayan,hatta daha başında (bence) açılış müziği bile insanda dinlendirici bir hava etkisi yaratıyor.Fakat günden güne Ross Poldark'tan etkilenmeye başlıyorsunuz.😅 Kendisi üst sınıftan biri olsa da maddi açıdan pek de iç açıcı olmayan durumuna rağmen,diğer insan sömürücü sözde saygın insan tabakasının aksine ,kendi çalışanlarını düşünen,onlarla çalışıp ter döken,haksızlık karşısında sesini yükselten biridir.Kendisi farkında olmasa da kahraman olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Filmde kötüler de var tabi işlerini yoluna yordamına  göre ayarlayan ,kendi çıkarları için zavallı insanların üstünden geçinenler...

Poldark yuvasını kurduktan sonra dedik artık evli barklı adam ,tam o sırada karşımıza çıktı mı Mr. Doctor😎 gözlerimizi tam ona çevirmişken ,bize erkek olmanın zayıflık demek olduğunu gösterdi sağolsun😒Spo olmaması için anlatamıcam ama malum olayı hiç tasvip etmedim Dr. Dwight

Ben 1.sezondan fazlasıyla zevk aldım,en kısa zamanda 2.sezona da başlayacağım.Belki çoğunuz izlemiştir.

TLC sayesinde haberdar olan ben ,belki henüz duymamış olanlar için fikir olsun dedim.😉

Ben çok beğenerek izledim.Kesinlikle Tavsiye ediyorum.👍😉